"Sağ baş yastık istemez" ne de güzel söylemiş atalarımız. Eğer sağlıklı bir bedenin var ise yastık bile gerekmez.
Gelelim konumuza, dengeli ve düzenli beslenmek insan sağlık açısından büyük önem taşır. İnsanın sağlıklı bir şekilde büyüme ve gelişme göstermesi için tüm besin gruplarından yeterli miktarda yemesi gerekir. Besin grupları; et grubu, süt grubu, ekmek ve tahıl, balık ve baklagil grubu olarak ayrılır.
"Azı karar çoğu zarar" diye boşuna dememişler. Bu besin gruplarından belli bir miktarda yememiz gerekir. Tabi ki hiç merak etmeyin neyden ne kadar yemeniz gerektiğine de değineceğim;
Yoğurt, süt, peynir gibi sütten üretilen süt gruplarından erişkinler hafta da 4 -5 çocuklar ve gençler ise 7-8 porsiyon olarak tüketmelidir. Bol miktarda kalsiyum içeren bu besinler sayesinde gelişim gösteren minikler de dişler sağlıkla gelişecektir, hücreler yenilenecek ve görevlerini iyi şekilde yerine getirecektir. Et, tavuk, balık, baklagil, kuru gibi yağlı tohumlu besinler haftada 3 porsiyon tüketmelidir. Çünkü bu besinler protein, mineral, karbonhidrat ve yağ içerir. Bu sayede insan vücudunda sağlıklı bir gelişim sağlanır. Protein ihtiyacının çok olduğu bebeklik ve çocukluk dönemleridir. Bu gruptaki besinleri sıklıkla tüketmelidir. Mineral ve vitamin bakımından zengin olan sebze ve meyve grubu haftada en az 5-6 porsiyon tüketilmelidir. Diş ve diş eti sağlığı kalp damar hastalıkları ve bir çok kanser türlerinin meydana gelme riskini azaltır.
Gelelim benim için önemli olan noktaya, "ekmek ve tahıl tüketimi’’
Bütün dünyada yiyecek endüstrisinde de tat alma duyusunda bağımlılık yaptığı bilinen tatlı ve tuzlu her hazır yiyeceğin içerisinde mısır şurubu dediğimiz mısır unundan elde edilen son derece ucuz bir şeker olan früktoz katılıyor. Bütün ekmek, tatlı, tuzlu ürünlerde bulunan früktoz için en tatlı zehir diyebiliriz.
Ayrıca ekmeklere aşırı miktarda rafine tuzu ve yumuşaklığı arttırmak ya da daha çekici görünmesini sağlamak, raf ömrünü uzatmak amacıyla bizim için toksit olan bir çok kimyasal madde eklenmektedir, sonuçta bu kadar olumsuz etki bir araya toplanınca ekmek sizi değil vücutta sinsi sinsi gelişen dejeneraktif hastalıkları beslemiş oluyor. Tabi bir de maya glüten sorunu var. Türk halkında yaygın bir şekilde gizli maya ve glüten alerjisi olması bu konuyu daha da önemli hale getiriyor.
Dünya sağlık örgütü, "Türkiye ekmek sorununu hallederse yüzde 30 unu da halledebilir" demektedir. Elbette ki bütün bu besinleri tüketmenin yanı sıra günde 2-3 litre arası su tüketmemiz gerekmektedir.
Muhakkak çok yaygın bilinen bir yanlıştan söz etmek istiyorum;
"Kilo vermek veya metabolizmanızı hızlandırmak adına sabah soğuk su içenin ne kadar yanlış bir işlem olduğunu sizlere samimi bir anlatım ile aktarmak istiyorum. Eğer bedeninizi seviyorsanız onu sıcacık yatağından kaldırıp buz gibi bir kova su dökerek uyandırmayın."
Sindirim sistemini anne şefkati ile uyandırmak yerine buz gibi bir su dökerek uyandırmak sağlıklı değildir. Ve unutmayın ki bedeniniz nefes alıp vermede bile su kaybeder o yüzden oda sıcaklığını geçmeyecek şekilde yudum yudum içmek şartıyla günde 2-3 litre suyu bedeninizden esirgemeyiniz.
Son olarak vücudumuza aldığımız suyu idrardan tam boşaltım yaparak atılımını sağlamakta en az içmemiz gereken su miktarı kadar önem taşır. Kadınlarda daha sık görülen idrar tutma alışkanlığı sizi genel tuvaletler kullanıldığında mikrop kapılırmış gibi oranı hijyeni yeterli değilmiş ya da genel ortamlarda tuvalete girme çekincesi ise itici ya da sağlıksız geliyormuş gibi olabilir fakat yapılan yanlış ne yazık ki sizlere 10-15 yıl sonra daha kötü sonuçları doğurarak geliyor. Tutulan idrar mesane torbasına baskı yaptığından torba tabakası tahriş olur ve bu alışkanlık sadece kadınlarda değil uzun yol şoförlerinde daha sık rastlanır. Tuttuğunuz her dakika ömrünüzden gidiyor bunu unutmayız. Mesane (idrar torbası) dediğimiz 7 tabakadan oluşmaktadır ve torbadan atılması gereken idrar bekletildiğinde kese tabakalarına zarar verir.
Unutmayın belki genel tuvaletlere çıkmakta zorlanabilirsiniz ya da tercih etmek istemiyor olabilirsiniz ama vücutta zehirli bir keseyle kaslarını sıka sıka hareket halinde bulunmak sizlere ciddi zararlar verebilir. Bize emanet olan bu bedeninize en iyi şekilde bakmak dileğiyle.
Mutluluk ve sağlıkla kalın.