Merhaba sevgili okurlarım,
Hemen hemen birçok yazımda Konya’mızın gelişimi, sanayisinin üretimi ve ihracatı, marka şehir oluşuyla ilgili müspet konulara yer vermeye çalışırım.
Geçenlerde Konya’mızda yayın yapan bir radyonun programına konuk olan ve bu programda konuşulan konuları da Memleket Gazetesi’nde röportaj olarak yayınlayan Sayın Mehmet Ali Elmacı ve Ahmet Gökbaş meslektaşlarımın Nadir Avcan Şirketler Grubu CEO’su Temel Peker ile söyleşisini okudum.
Sayın Peker söyleşide Konya’da kurumsallaşmaya önem verilmesi gerektiğine vurgu yaparken konuşmasının içeriğinde, “Elti şirketleriyle Konya gelişemez” gibi bir ifade kullanmış. Bu ifade benim de ilgimi çekti, merak ettim okudum ve söyleşinin devamını sizlerle paylaşmak istedim;
Soru: Kurumsallaşma sizin için ne ifade ediyor?
Temel Peker, “Bir işletmenin faaliyetlerini, kişilerin varlığına bağlı olmadan çalışma biçimi, kurumsallık demektir. Dünya şirketlerinin yüzde 75’i aile şirketlerinden oluşuyor. ABD’de ise bu rakam yüzde 95’e kadar ulaşmaktadır. Konya’da durum çok farklı. Kimse kusura bakmasın ama Konya’da ‘elti şirketleri’ hayatiyetini sürdürüyor. O yüzden de bazı firmalar uzun süreli olamıyor. Kardeş kavgaları da yeni bir marka çıkmasının önüne geçiyor” diyor.
Şimdi Temel Beyin Konya’daki şirketlerle ilgili tespitini yorumlayacak olursak maalesef bu görüşe ben de katılıyorum. Maalesef diyorum çünkü Konya şirketlerimizin birçoğu evdeki eşler tarafından yönetilmeye çalışılıyor ve eşlerinin yönlendirmesine uyan ortaklar da dev gibi firmaları, şirketleri batırıyor.
Hâlbuki evdeki eşler bir işletmedeki kurumsallaşmanın önemini nerden bilebilir ki? Temel Beyin ifadesindeki gibi kişilerin varlığına bağlı olmadan bir işletmenin faaliyetini sürdürebilmesi gerçekten büyük önem arz ediyor.
Konya’mızın ve Konya’mızdaki büyük işletmelerin bu temel sorundan kurtulmasını temenni ediyor, kurumsallaşmayı tam anlamıyla kavramış şirketlerimizle dünya markası olma yolunda hızla ilerleyeceğimize inancımın tam olduğunu belirtmek istiyorum.
Saygılarımla.